Türk Medeni Kanunu 141. Madde uyarınca evlenme töreni, evlendirme dairesinde evlendirme memurunun ve ayırt etme gücüne sahip ergin iki tanığın önünde açık olarak yapılır. Ancak, tören evleneceklerin istemi üzerine evlendirme memurunun uygun bulacağı diğer yerlerde de yapılabilir. Şeklinde ifade edilmektedir. İmam nikahı kanunlarımızda düzenlenmemiş olması sebebiyle imam nikahlı eşe manevi tazminat ile ilgili düzenlemelerde bulunmamaktadır. Bu durum neticesinde uygulamada imam nikahlı olan eşe manevi tazminat hakkı bakımından da herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Bu durum imam nikahlı eşlerin birbirlerine karşı yöneltmiş oldukları talepler bazı durumlarda aralarında sorunlar yaşanmasına sebebiyet vermektedir. İmam nikahlı eşin manevi tazminat konusunda herhangi bir düzenleme olmamasından dolayı talep edebileceği yasal bir hak yoktur. Ancak bu husus Yargıtay kararlarınca şekillenebilmektedir. Yargıtay’ın evlenme vaadiyle kandırılan imam nikahlı eşin manevi tazminat konusunda sahip olduğuna ilişkin kararları mevcuttur. Ancak Yargıtay kararları değişiklik gösterebildiği için bazı durumlarda aksi yönde kararlar da vardır.
Türk Medeni Kanununda açıkça belirtildiği üzere evlilik yasal olarak nikah akdinin kurulması ile birlikte kurulacaktır. Ayrıca ölen kişinin mirasçıları kim olacağı konusunda açıkta belirtilmiştir. Buna göre sağ kalan eş de mirasçı konumundadır. Sağ kalan eşin mirasçı olabilmesi için resmi olarak nikah kıyılması gerekmektedir. Resmi nikah olmaksızın imam nikahlı veya hayat arkadaşı olarak aynı çatı altında yaşayan çiftler bakımından ise ölüm halinde yasal mirasçı sıfatında yer almaları mümkün değildir.
Çeşitli bölgelerde toplumsal ve kültürel yaklaşımlar neticesinde imam nikahı ile birlikte olmak normal karşılanmakta iken bazı bölgelerde ise imam nikahı olmaksızın çiftlerin hayatlarını devam ettirmesi hayatımızda sıklıkla karşımıza çıkan bir durumdur. Bu durumda yasal miras hakkı doğmasa da Yargıtay çiftlerin birlikte yaşama konusunda ispat edilmesi halinde tazminat ödenmesine yönelik kararları da mevcuttur.
İmam nikahı ile birlikte olan ve evlenme vaadiyle kandırılmış olan eş evliliğin sona ermesi durumunda manevi tazminat isteme hakkı mevcuttur. Buna karşılık olarak Türk Medeni Kanunu’nda boşanmanın sonuçları doğrultusunda velayet, nafaka, maddi tazminat, mal paylaşımı gibi konularda eşler hak talep edemeyecektir. Çünkü hak ve alacak talep edebilecek olan eş kanun koyucu tarafından yalnızca resmi nikah ile birlikte yaşayan eşler için düzenlemeler yapılmıştır.
Resmi nikahlı bir eşin müşterek çocuğu var ise evlilik birliği içinde dünyaya gelen çocuk kendiliğinden babasının nüfusuna kaydolacaktır. Farklı bir durum söz konusu olduğu durumda soy bağının reddi talebiyle dava yoluna gidilebilmesi mümkündür. Eşlerin resmi nikahla birlikte olmaması durumunda evlilik dışı doğan çocuk ile babası arasında tanıma yolu ile ilişki kurulabilecektir. Çocuk ile babası dışında başka bir erkek ile soy bağı kurulmuş ise öncelikli soy bağının reddi davası açılarak daha sonra sonrasında bu bağ ortadan kaldırılır ve tanıma işlemleri gerçekleştirilir.
Miras konusunda her ne kadar eşler arasında resmi nikah olmaması durumunda müşterek çocuk ve baba arasında soy bağı kurulmuş ise babanın ölmesiyle çocuk yasal mirasçı olacaktır. Anne ile çocuğun aralarında soy bağı doğum ile birlikte kurulduğundan dolayı çocuğun anneye karşı mirasçılık konusunda herhangi bir sorun yaşanmayacaktır.
Çocuk ile baba arasında soy bağının kurulmamış olması halinde soy bağı konusunda yasal işlemler yapılarak çocuk yasal miras payını talep etme hakkına sahip olacaktır.
Sizin de yukarıda belirttiğimiz türde imam nikahlı eşin hakları kapsamına giren bir hususta yaşadığınız bir ihtilaf veya destek almak istediğiniz bir husus varsa, bize iletişim kısmında bulunan numaralarımızdan veya Whatsapp hattımızdan ulaşarak danışmanlık hizmeti alabilir veya avukatlarımızla yüz yüze görüşmek için randevu oluşturabilirsiniz.
Pazartesi - Cumartesi
08.30 -18:00
Adres: Marmara Mh. 9. Sokak Astro Rezidans A Blok No:2/32 Beylikdüzü/İstanbul
Telefon: 0 (212) 999 30 23
Yıldırım & Soy Hukuk Bürosu © Copyright 2022 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir