Dolandırıcılık, eski zamanların bir suç türü olamamakla birlikte, her geçen gün artan nüfustan ve çok hızlı gelişen teknolojiden de faydalanarak gelişen ve çeşitlenen bir suç türü olarak maalesef ki günümüzde de işlenmeye devam etmektedir. İnsanlar arası iletişimin, iletişim araçlarıyla birlikte daha da fazlalaşması sonucu dolandırıcılıkta kendi içerisinde farklı boyutlar kazanarak sıklıkla işlenen bir suç türü olarak devam etmektedir. Teknolojinin gelişim adına insanlığa sunmuş olduğu yenilikleri günümüz kötü niyetli insanları, teknolojiyi diğer insanlara karşı kendi veya çevresine haksız kazanç etme uğruna bir hileli silah olarak kullanmaktadırlar. Dolandırıcılar açısından işlenen suçlarda iletişim araçlarının kullanımında hile, aldatmaca, iyi niyetten yararlanma, akıl sağlığından yararlanma gibi birçok kavram ise silahın besleyicisi görevindedir.
Dolandırıcılık suçu hukuki açıdan doğrudan malvarlığına işlenen suçlar çerçevesinde incelenmektedir. Dolandırıcılık türlerinden bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz;
-Telefon dolandırıcılığı: Kendini hâkim, savcı, polis veya bir başka devlet görevlisi gibi tanıtıp, genellikle “suça karıştınız, terör örgütüne yardım ettiğiniz tespit edildi, piyango kazandınız, kartınızın şifresi çalındı, postanız var vs.” gibi bir takım çeşitli yöntemler kullanıp para talebinde bulunurlar. Bilinmelidir ki hiçbir devlet görevlisi/memuru diğer bir ifade ile kamu görevlisi bizleri telefonla arayarak para talebinde bulunmazlar.
-Borç dolandırıcılığı: Yine iletişim araçlarından en iyi araç olan telefonu kullanarak kendisini sigortacı veya banka çalışanı olarak tanıtıp “otomatik ödeme talimatı isteyerek, adınıza onaylı kredi çıkmış diyerek, çok uyguna evinizi, arabanızı, sağlınızı sigortalatmak üzerinden çeşitli göz açıcı fırsatlar sunup” sizden T.C kimlik numarası, kredi kartı şifresi, baba adı gibi güvenlik alt yapısı olan bir çok bilgiyi talep ederek hesaplarınızı erişerek adınıza kredi açıp para kendi hesaplarına kolayca aktarabilmektedirler. Faillerin kullandıkları telefon numaralarına genellikle dönüş sağlanmamaktadır. Kullandıkları telefon numaralarının çoğu yurt dışı tabanlı olduğundan ya da amaçlarına ulaşamadıklarında engel koyduklarından dolandırıcılara ulaşmak pek mümkün değildir.
-İcra dolandırıcılığı: Failler genelde mail veya telefon üzerinden “herhangi vergi borcunuzda indirim yapacaklarını iddia ederek, herhangi bir fatura borcunuzda indirim yapacaklarını iddia ederek sizden para talebinde bulunurlar.
-İnternet dolandırıcılığı: Dolandırıcılar kurdukları sahte alışveriş siteleri üzerinden sahte satışlarla sizleri dolandırmaktadırlar. Ürün size hiç ulaşmayabilir ya da almış olduğunuz üründen bambaşka bir ürünle de karşılaşabilirsiniz. Bu siteler genellikle onayları olmayan veya bir ürünleri piyasa fiyatının çokça aşağısına veren sitelerdir. Bu tarz siteler ürünler üzerinden sizi dolandırmakla kaymayıp kredi kartı bilgilerinizi de kopyalayarak farklı yöntemleri üzerinden de kredi kartlarınızdan harcama yapabilirler.
-Sosyal medya dolandırıcılığı: Failler genelde tanınmış kişilerin hesaplarını ‘hack’ yoluyla ele geçirerek sizden para karşılığında hesaplarınızı size iade edeceklerini söylerler.
-Mail üzerinden dolandırıcılık: Dolandırıcılar sizlere “ikramiye kazandınız gibi veya hesapta olan bir parayı sizinle paylaşacağını belirten çeşitli kullanıcı adı ve şifrelerin içerdiği mailler atıp” bilgisayarınıza virüs bulaştırabilir özel belgelerinize ulaşabilir. Kaynağı belirsiz olan mailleri açmamanız sizleri dolandırıcılıktan kurtaracaktır.
-Arkadaşlık, evlilik ve oyun siteleri dolandırıcılığı: Bu tarz siteler sizlerin özel bilgilerini toplamakta, çeşitli linkler (bağlantılar) gönderip özel bilgilerinize ulaşmakta hem de sizden sürekli para talebinde bulunmaktadır. Dolandırıcılar özellikle genç yaşta ki oyun bağımlısı gençlere hileli aldatıcı tekliflerde bulunup onların paraları çalmaktadırlar.
Yukarıda bahsetmiş olduğumuz bir takım dolandırıcılık örnekleri en çok karşılaşılan yöntemlerden birkaçı olmakla birlikte bunların yanı sıra akla hayale sığmayacak çok çeşitli kurnazlıklar üzerinden kurulan farklı dolandırıcılık örnekleri de maalesef ki yaşanmaya devam etmektedir. Sahte araba satışı, sahte ev ve arsa satışı, belgede sahtecilik, çeşitli hileli senetler ve belgeler, çeşitli manipülasyonlar sonucu satılan hisseler, kazanç vaat eden hileli ortaklıklar, aslı olmayan ticari işler vs. Gibi örnekler ve daha fazlası da ne yazık ki mevcuttur.
Tüm bu dolandırıcılık türleri hukuki açıdan TCK’da malvarlığına karşı işlenen suçlarla ilişkilendirilmiştir. Dolandırıcılık suçu dolandırılan kişinin malvarlığına (evi, arabası, arsası, fiziki ve banka birikimi vs.) karşı her zaman tehdittir ve dolandırılan kişi aldatılan kişidir. Mağdur olan kimse malvarlığının bir kısmını veya tamamını dolandırıcıya hileye kandığından teslim etmektedir. Failde bu durumdan kendisine veya çevresine yarar sağlamaktadır.
Dolandırıcılık bir suç olmakla birlikte yaptırımları hususunda ki tanımı TCK madde 157’de şu şekildedir: “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası veya beşbin güne kadar adli para cezası verilir.” Bu tanım Yargıtay kararında da benzer şekildedir: “Fail kendisi veya başkasına yarar sağlamak amacıyla bilerek ve isteyerek hileli davranışlar yapmalı, bu davranışlarla bir başkasına zarar vermeli, verilen zarar ile eylem arasında uygun nedensellik bağı bulunmalı ve zararda, nesnel ölçüler göz önünde bulundurularak belirlenecek ekonomik bir zarar olmalıdır.”
Dolandırıcılık suçunun cezası yukarıda belirttiğimiz yaptırım olmanın yanı sıra dolandırıcılar bazı nitelikli haller de bulunmaktadır. Bu durumda yaptırımlarda ağırlaşmaktadır. Nitelikli hallere örnek verecek olursak: “Dini inanç̧ ve duyguların istismar edilmesi suretiyle işlenmesi, kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle işlenmesi, kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle işlenmesi, kamu kurum ve kuruluşların, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılıp birey veya toplum üzerinde aldatıcı haberler yayımlaması veya dağıtması, basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıklardan yararlanarak hileli ve aldatıcı yönlendirmeler, serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle işlenen bir çok suçlar” nitelikli dolandırıcılık hallerine örnek olarak gösterilebilir. Bu haller TCK madde 158 de mevcuttur.
Nitelikli hallerde dolandırıcılık suçunun yaptırımı dört yıldan, adli para cezasının miktarı ise dolandırıcılık suçundan elde edilen yararın iki katından az olamaz. Dolandırıcılık suçunun nitelikli veya niteliksiz (basit) fark etmeksizin topluca işlendiği durumlarda (üç veya daha fazla kişi tarafından) bir örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde verilecek ceza bir kat artırılabilmektedir. “Dolandırıcılığın, bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi halinde, şikâyet üzerine, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunur “(TCK m.159).
Pazartesi - Cumartesi
08.30 -18:00
Adres: Marmara Mh. 9. Sokak Astro Rezidans A Blok No:2/32 Beylikdüzü/İstanbul
Telefon: 0 (212) 999 30 23
Yıldırım & Soy Hukuk Bürosu © Copyright 2022 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir